USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

BAKIN NELER OLUYOR?

08-10-2022

BAKIN NELER OLUYOR?

02.10.2022

Eğitim ile istihdam arasındaki bağ kopuk…

Günümüzde gençler dindar görünümlü büyüklere bakıyor. Onların adaletsizliğini, haksızlığını, kul hakkı yediğini, harama el uzattığını, yolsuzluk yaptığını, rüşvet yediğini görüyor. Yolsuzluk iddialarının araştırılmaması, yargılamaya konu olmaması, onlarda umutsuzluğa ve yılgınlığa yol açıyor. Yoksulluk ve açlık sınırındaki yığınlardan toplanan vergilerin israf edilmesi, devlete, hukuka ve adalete duyulan güvenlerini sarsıyor. Siyasi tartışmalar onları ilgilendirmiyor. Onlar, fakirin derme çatma evi haksız imar uygulamaları ile yıkılırken, güçlü ve zenginlerin sahillerde, yeşil alanlarda ve dahi tarım arazilerinde imar kanunlarını delerek yükselttikleri gökdelenleri gördükçe isyan ediyorlar.

Sonra ne oluyor; her üç gençten ikisi Türkiye’yi terk etmek istiyor. Çünkü eğitim ile istihdam arasındaki bağ koptuğu için genç kesimdeki işsizlik had safhadadır.

Maneviyat kaybıyla birlikte zenginleşme gücü….

Birleşmiş Milletler’in (BM) 149 ülke arasında yaptığı değerlendirmeyle belirlediği Dünya Mutluluk Raporu’nda Türkiye 104. sıradadır. Bazı Müslümanlar zenginleştikçe ve iktidar sahibi oldukça kapitalist kültürle bütünleşip bu dönüşümün parçası hâline geliyorlar. Maddi zenginleşme ve iktidar gücü arttıkça çürüme de artmaya başlıyor. Bu kesim dinî değerlerimizi yok sayan bir sistemin muhibbi ve aşığı olmak yolunda ilerliyor. Maneviyat kaybı ile birlikte, zenginlik ve gücü gösteriye dönüştürme şımarıklığı başlıyor.

Dini dış görünüşe indirgediler. ….

Din zahiri olana, görüntüye ve gösterinin içine hapsediliyor. Özünde bilgi, çalışma, üretme, dürüstlük, ahlak ve vicdan gibi değerler olan din yalnızca dış görünüşe indirgeniyor. Bahsi edilen dönüşüm tam da Büyük Sıfırlama sürecinin tasarımcılarının hedeflediği yeni düzen kurgusuna tekabül etmektedir. Plan işliyor yani. Yetkililerin kamuoyunu sarsan yolsuzluk iddiaları karşısında duyarlı olması, meclis soruşturması mekanizmasını harekete geçirmesi gerekirdi. Ne yazık ki, kamuoyunun önemli bir kesimini rahatsız eden yolsuzluk iddialarını açığa çıkarmak yerine suskun kalmak tercih edilmiştir.

Büyük soygun sistem tarafından destekleniyor..

İnsanı ailesine, çevreye, tabiata yabancılaştıran bu sistemde hayat insan odaklı değil, benmerkezci, materyalist sanal bir dünyaya doğru hızla ilerliyor. Bu sistemde oyuncular, büyük çoğunluğu borsa, finansal kâğıt oyunları, türev finansal ürünlerle sanal bir kapital oluşturarak bunu ekonomiye dâhil etme ve soygun yoluyla daha çok para kazanmaya çalışmaktadır. İnsan emeğini sömürüyor, doğa katliamı yapıyor, haksız kazanç elde ediyorlar.

Son sözüm olsun…….

Dünyada bugün en büyük sorun; bu adaletsiz soygun sisteminin hükümetler tarafından desteklenmesi, bu talancıların çevreyi kirleterek, ekilebilir toprakları, ormanları yok ederek talanlarına devam etmeleridir.

Mevcut düzen değişmediği sürece, haklının güçlü olduğu bir dünya kurulmadığı sürece, gücü elinde bulunduranlar her şeyin sahibi olmak isteyecek, güçsüz olanlar her şeyini kaybetmiş olacak, kontrolsüz ve denetimsiz iktidarlar devam ettiği sürece istenen huzur ve refah ortamı bir türlü tesis edilmeyecektir.

Sevgilerimle

Ekonomist &Yazar

Turan KAYA