USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

YETMİŞİNDEN SONRA    1

21-04-2021
  Lütfiye hanım Adana'nın eşraf ailelerinden birinin kibar, zarif bir kızı. Eşi Naci Bey ile görücü usuli ile evlenmişler. Eşi DDY emeklisi bir bey. Lütfiye Hanım' a hep "Hayat" diye hitabederdi. Mutlu bir yaşamları vardı. Biri  evli, diğeri üniversite de okuyan iki kızları vardı. O gün Lütfiye hanım erkenden kalktı. Akşamdan hazırladığı bir tencere  dolmayı ocağa koydu. Bir tepsi kol böreğinini hazırladı fırına sürdü. Kahvaltıyı hazırladı, eşiyle kahvaltı masasını hazırlayarak birlikte kahvaltıya oturdular. Pişmekte olan dolma ve börek kokusu eve yayılmıştı. Eşi Naci Bey: -Hayırdır Hayat! sabahın bu saatlerinde sen  yemek hazırlamazdın yine misafirlerin mi var? -Yok hayatım, benim değil Esra' nın bugün kabul günü. Kızcağız çalışıyor. Fazla birşey hazırlamasın diye ben birşeyler hazırladım. Dolmayla börekten sana ayırırım. Biliyorsun Esra'ya gidince akşam dönmek zor oluyor. Belki akşam kızımızda kalabiliriim. -Ooo... Evet! Haklısın, kal kal! Damat yurt dışında, akşam sen de gel istersen! -Yok Hayat'ım. Benim de akşam birkaç arkadaşla programım var. Sen git! - E, iyi madem!  Yemeğini, ihmal etme, çok da geç yatma olur mu? Odasına gitti, giyinidi. Aynaya baktı. Altmış üç yaşında olmasına rağmen cildi halen pırıl pırıl ve pürüzsüzdü. Sarı uzun saçlarından çıkarttığı bigodeleri çekmeceğe koyduktan sonra, saçlarını fırçalayarak şekil verdi. Hafif bir makyaj yaparak son kez aynaya baktı. Alnında ve gözaltlarında oluşan minik çizgicikler yaşının bir itirafıydı sanki. Ehhh... Olacak o kadar, diye odadan çıktı, börekleri borcama yerleştirdi, soğuması için balkona bıraktığı dolma tenceresini almaya doğru yürürken telefon çaldı. Arayan kızıydı. -Annecim, nerede kaldın? Arkadaşlarım gelmeye başladılar bile... Hadi bir taksiye atla çabuk gel! Diyordu. Aceleyle börekleri aldı ve evden kocasına uzaktan bir öpücük atarak, -Hoşçakal, dedi. -Güle güle Hayat' ım, güle güle... Yat sen bu gece orada. Kızımıza selam söyle. Öp benim için. Taksiye kadar geçirdi.  Eve girdi. Telaşla beyaz saçlarını arkaya atarken eli telefona uzandı. Bükük beline elini koyarak telefona konuluşuken Lütfiye hanım takside yol alıyordu. Kızının evine geldiğinde  elindeki borcamı tezgaha koyarken küçük bir çığlık attı. -Ayyy... Eyvah! Allah bana akıl versinnn! -Annecim, niye bağırıyorsun? Salonda misafir var, duyacaklar şimdi! - Dolma tenceresini vesriyerin ğstünde unuttum! -Aşkolsun Annee... -Tamam  tamam, telaş etme... şimdi alır gelirim! DEVAMI VAR AYSEL MASMANACI BEŞOĞLU Eğitimci şair ve yazar