USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Prof. Dr. Necmeddin Erbakan Millî Görüş’ü tam da bugünler için kurmuştur

21-04-2024
 “Biz Millî Görüş’ü Siyonizm’e karşı bir cihad cephesi olarak kurduk” diyen Erbakan Hoca’mız, bu hareketin tüm kodlarını Siyonizm’e ve onun fert, aile, toplum ve düzen bazındaki ifsadına karşı mücadele etmek üzere belirlemiştir.
Millî Görüş Hareketi, Siyonizm’in G-20’de “Tek Dünya, Tek Aile ve Tek Gelecek” temasıyla tek dünya devletini ilan ettiği bir zamanda tevhide, hakka ve adalete dayalı “Yeni Bir Dünya” çıkışıyla bu ifsad projesine karşı Müslümanca bir alternatif ve esaslı bir duruş ortaya koysun diye kurulmuştur.
Millî Görüş Hareketi, Siyonizm’in Büyük İsrail Projesi çerçevesinde Kudüs’ü kendi başkenti ilan ettiği, Filistin’de iki devletli bir yapının tanınması için Müslüman ülkeleri bile ikna ettiği, bu hedef doğrultusunda Gazze’nin insansızlaştırılması için büyük bir soykırım yaptığı bir zamanda “Kudüs İslam’ındır” sloganını en gür sedayla yükseltmesi ve yaşanan katliamları durdurmak için gece gündüz seferber olması için kurulmuştur.
Millî Görüş Hareketi, Siyonizm’in Büyük Ortadoğu Projesi doğrultusunda Irak’ı işgal ettiği, Sudan’ı böldüğü, Yemen’de iç savaş çıkardığı, Libya’yı parçaladığı, Suriye’yi harap ettiği, İslam coğrafyasındaki bir kısım ülkeleri hava sahalarını bile ABD ve İsrail’in emrine verecek kadar sadık bir Amerikan müttefiki haline getirdiği bir zamanda Müslümanların “İslam Birliği” projesiyle yeniden tek yumruk olabileceklerine dair umut hep diri tutulsun diye kurulmuştur.
Millî Görüş Hareketi, Siyonizm’in Paris İklim Anlaşması, Karbon Ayak İzi, Transhümanizm, Yapay Et, Korona, Dijital Para, LGBT ve Eşcinsellik, Cinsiyet Eşitliği, Metaverse gibi projelerle ekini ve nesli ifsad etmeye, fıtratı devre dışı bırakmaya, ahlakı yok etmeye, tarım ve hayvancılığı bitirmeye çalıştığı ve tüm insanlığı kendine köle etmek için uğraştığı bir zamanda “Fıtratı, doğal olanı, dengeyi, ahlakı ve maneviyatı” müdafaa etsin diye kurulmuştur.
Millî Görüş Hareketi, Siyonizm’in cinsiyetsiz insan, nikâhsız birliktelik ve ailesiz toplum hedefiyle aile yapısını yerle bir ettiği, boşanma oranlarının evlilik oranlarını geçtiği, zinanın suç sayılmadığı, aldatmanın normalleştiği, ahlaksız diziler, magazin programları ve yanlış aile politikalarıyla nesillerin geleceğinin tehlikeye girdiği bir zamanda “Ailemiz Son Okçular Tepemizdir” anlayışıyla aileyi ve nesilleri muhafaza etsin diye kurulmuştur.
Millî Görüş Hareketi, Siyonizm’in tüm insanlığı köleleştirmek için Müslüman ülkeleri ve fertleri faiz ve borç batağına sürüklediği, evin faizle alındığı, arabanın faizle alındığı, düğünün faizle yapıldığı, ticaretin faizle döndüğü, ekonominin temellerini faizin oluşturduğu bir zamanda faiz Allah’a ve Rasul’üne harp ilan etmektir ilahi uyarısı gereği “Faizsiz bir ekonomik sistem” kurulması ve toplumun faize karşı sürekli teyakkuz halinde tutulması için kurulmuştur.
Millî Görüş Hareketi, tebliğ, davet ve irşadın etkisini kaybettiği, Kur’an ve İslam nizamı gibi hedeflerin vaaz ve nasihatlere konu olmaktan çıktığı, Hakkın açıkça ortaya konulmadığı, kötülükten menetmenin ciddi bir bedel gerektirdiği, Müslümanların parti, cemaat, hoca ve tarikat taassupları nedeniyle kardeşliğini kaybettiği bir zamanda Hakkı açıkça ortaya koysun, Müslümanların ferdi sorumluluklarının yanında içinde yaşadıkları sisteme dair sorumluluklarını da hatırlatsın, “İslami davet ve faaliyetleri asıl hedefine doğru yönlendirsin” diye kurulmuştur.
Millî Görüş Hareketi, bir partiye, bir şahsa, bir gruba değil bizzat bu bozuk düzenin kendisine muhalefet etmek ve onun alternatifini oluşturmak için kurulmuştur.
İşte tüm bu nedenlerden dolayı Millî Görüş Hareketi tam da bugünler için kurulmuştur. Üzerindeki bu tarihi sorumluluk nedeniyle Millî Görüş Hareketi, kısır tartışmalardan, günü birlik siyasi kavgalardan, iç ayrışmalardan, yanlış strateji ve ittifaklardan, dünyevi ikbal ve kaygılardan, geçmiş kavga ve gürültülerin hesaplaşmalarından uzak bir şekilde, kendi kuruluş kodlarının, özünün ve ruh kökünün gerektirdiği hamleleri yapmak zorundadır.
Dr. Abdülaziz Kıranşal