Özkan, açıklamasında yaşanan heyelanın beklenen büyük deremin habercisi olabileceğine işaret ederek, "Günebakan köyünde yaşanan bu felaket, bölgedeki jeolojik aktiviteyi yeniden gündeme getirdi. Yetkililer, köyün kaymasının doğal afetlerle ilişkili olmadığını ve tamamen fay hatlarının etkisiyle meydana geldiğini belirtti. Bu gelişme, bölgedeki deprem riskini bir kez daha vurguladı. Jeofizik uzmanları, ana fay hatlarının hareketlenmesinin yakın gelecekte daha büyük çaplı depremlere neden olabileceği konusunda uyarıda bulundu. Tokat’ta yaşanan bu olay, yerel halkı ve yetkilileri deprem ve doğal afetler konusunda daha dikkatli olmaya çağırdı. Çünkü ana fay hatlarının hareketlenmesi, ciddi riskler taşıyan bir durum olarak değerlendiriliyor. Tokat’ta yaşanan bu trajik olay, fay hatlarının etkilerinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Yerel yönetimlerin halkı bilgilendirme ve gerekli önlemleri alma konusunda daha fazla çaba sarf etmesi bekleniyor" dedi.
“Yer altındaki faylar harekete geçti”
Özkan, “Niksar’a bir gün önce paylaştım. 24 saat önce ve sabahleyin kalktığım zaman, hatta geceleyin başlayan bir olay. Kalktığım anda Günebakan köyünün maalesef ki yavaş yavaş toprak kaymasıyla birlikte battığını öğrendim ve yıkıldım. İnanın yıkıldım. Bunun sebebi ise ne bir heyelan ne de bir toprak kayması. Sadece ve sadece o yer altındaki ana fayların artık harekete geçmiş olmasıdır. Evet büyük bir deprem geliyor. Herkes şu anda o kıyamet gününü bekliyor" dedi.
Yapay zekayla Tokat depremi simülasyonu yapıldı
Özkan, köy yakınlarında 1942 yılında yaşanan depremde Niksar ve çevresinde 3 bine yakın kişinin öldüğünü hatırlatarak, "AFAD tarafından 42 depreminden yola çıkılarak bir simülasyon yapıldı. Yapay zekayla yapılan bu simülasyona göre bugün aynı yerde benzer bir depremin yaşanması halinde 70 bine yakın vatandaşımızı kaybedebiliriz. Buna ne gerek var? Ben diyorum ki gelin önlem alalım. Çok basit, inanın çok basit. Çözümler o kadar basit ki ve o kadar ucuz maliyetli ki” dedi.
İHA
